Tekstilde Dönüşümü Sağlayacak Ar-Ge’nin Beyin Takımı Yetişiyor

Tekstilde Dönüşümü Sağlayacak Ar-Ge’nin Beyin Takımı Yetişiyor

Tekstilde dönüşümü sağlayacak Ar-Ge’nin beyin takımı yetişiyor

Türkiye ekonomisinin ve ihracatın lokomotif sektörlerinin başında gelen Tekstil sektöründe dönüşümün adımları atılıyor. Dünyanın sanayi 4.0’ı uygulamaya başladığı günümüzde tekstil sektöründe geleneksel tekstilden teknik tekstile geçişi hızlandırmak için üniversite sanayi işbirliğinde önemli bir adım atıldı.

İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB), Bahçeşehir Üniversitesi ve Aachen Üniversitesi Tekstil Teknolojileri Enstitüsünün iştiraki İTA İstanbul işbirliğiyle, tekstil sektöründe dönüşümün mimarı olacak Ar-Ge Mühendisleri ve Ar-Ge yöneticileri yetişecek. Üstelik programa katılan gençler daha eğitimleri esnasında sektördeki şirketlerde çalışarak iş sahibi olacaklar.

Projenin tanıtımı için düzenlenen toplantıda konuşan İTHİB Başkanı Sn. İsmail Gülle; Tekstil sektörünün üretim, ihracat ve istihdam açısından Türkiye ekonomisi açısından vazgeçilmez sektörlerinin başında geldiğini belirterek, “Ancak artık dünya sanayi 4.0’ı konuşuyor. Bu şartlar altında geleneksel tekstil anlayışıyla devam etmek gittikçe zorlaşıyor. Sektörün mutlaka teknik tekstile dönüşümünü gerçekleştirmek zorundayız. Bunun için gerekli olan adımlardan belki de en önemlisini burada atıyoruz. İTHİB, Bahçeşehir Üniversitesi ve Aachen Üniversitesi Tekstil Teknolojileri Enstitüsünün iştiraki İTA İstanbul ile el ele vererek sektörde dönüşümü sağlayacak nitelikli ve donanımlı Ar-Ge Yöneticilerini ve Mühendislerini yetiştireceğiz” dedi.

 

İhracatta birim fiyatlarımızı yükseltmek zorundayız

Türkiye’nin ihracatının son 5 yıldır 150 milyar dolar bandına sıkıştığını, birim fiyatları bazında kaydedilen düşüşün ise daha da olumsuz bir senaryo oluşmasına neden olduğuna dikkat çeken Gülle, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Kilogram bazında ülkemizin ihracat birim fiyatı, geride bıraktığımız 2016 yılında çimento sektörü dahil 1,37 dolar oldu. Avrupa Birliği’nin ihracatta KG başına birim fiyatı 2,2 dolar iken Almanya’da bu rakam 3,4 dolara kadar yükseliyor. Tekstil ve hammaddeleri sektörümüzde ihracat birim fiyatlarımız Türkiye ortalamasının çok üzerinde 4.5 – 5 dolar seviyelerinde olmasına rağmen bu rakamı daha yüksek seviyelere çıkartmamız gerekiyor.

Yapılan çalışmalar, Hükümetimiz tarafından verilen desteklerin de yardımıyla Türkiye’de son dönemde Ar-Ge yatırımları artsa da henüz bu yatırımların ihracata ve buluşların ticarileşmesine aktarılamadığını ortaya koyuyor. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın 2005-2014 yıllarını kapsayan dönemde, 42 ülkenin Ar-Ge harcamaları, patent başvuruları ve yüksek teknolojili ürün ihracatını ele aldığı bir araştırmada ülkemizin, her iki durumda da araştırmaya konu ülke gruplarının ortalamasının çok altında kaldığı belirtiliyor.”

Çalışmada, Türkiye’nin birim Ar- Ge harcamasına karşılık ortalamanın altında sayıda patent başvurusu yaptığı, yine birim Ar-Ge harcamasına karşılık yüksek teknolojili ürün ihracatının daha düşük oranda gerçekleştiğinin belirtildiğini söyleyen Gülle, yine bu araştırmaya göre; Türkiye’nin İsrail ve Singapur kadar Ar-Ge yatırımı yapsa da hem patent sayısında, hem de yüksek teknolojili ürün ihracatı oranında bu iki ülkenin altında kaldığını belirtti.

 

Türkiye ihracatla, ihracat eğitimle yükselecek

Türkiye son yıllarda ekonomik olarak hızlı büyümesine karşılık, ne yazık ki ihracatındaki katma değer ve yüksek teknolojili ürünlerin ihracat içindeki payının sınırlı gelişebildiğine vurgu yapan İsmail Gülle, “Ülke ve sektör olarak yaşanan bu tıkanıklıktan kurtulmaktan başka seçeneğimiz yok. Yaşanan benzeri tıkanıklıklar geçmişte dünyanın en gelişmiş ülkelerinde bile son derece olumsuz sonuçlara neden oldu. Örneğin Almanya’da tekstil sektöründe faaliyet gösteren firmaların yüzde 70’i geleneksel tekstillerden teknik tekstillere dönüşemediği için faaliyetlerini sürdüremediler. Türkiye’nin üretim, istihdam ve ihracatında vazgeçilmezi olan sektörümüzü dönüştürebilmek için Geleneksel tekstili geliştirerek Sanayi 4.0’a adaptasyonunu sağlamak ve mevcut yetkinliklerimizi kullanarak teknik tekstillere geçiş sürecimizi hızlandırmamız kaçınılmaz hale geldi. Bunun önündeki en büyük engel ise yetersiz insan kaynağıdır. Türkiye’de verilen desteklerin de katkısıyla 600’ün üzerinde Ar-Ge merkezi faaliyet gösteriyor. Tekstil sektöründe bu sayı 30 civarında. Ancak bu Ar-Ge merkezlerinde görev alacak, bu merkezleri yönetecek yeterli insan kaynağı konusunda önemli sıkıntılar yaşanıyor. Bahçeşehir Üniversitesi ve Aachen Üniversitesi işbirliğiyle ortaya koyduğumuz proje hem sektörümüzün hem de ülkemizin geleceği için bir dönüm noktası olacaktır. Gençlerimizin bir taraftan çalışırken, diğer taraftan eğitimlerini tamamlayacağı bu proje Türkiye genelin için de bir model olacaktır” diye konuştu.

 

Üniversite sanayi işbirliğine gerçek anlamda katkı sağlayacak

Toplantıda konuşan Bahçeşehir Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Sn. Enver Yücel, üniversite – sanayi işbirliğine gerçek anlamda katkı sağlayacak projenin endüstrideki dönüşümü de beraberinde getireceğinin altını çizdi. Yücel “Bahçeşehir Üniversitesi (BAU) olarak bu kez Türkiye’nin en önemli sektör temsilcileriyle birlikte, ülkemizdeki endüstriyel dönüşümün geleceğine ışık tutacak bir projeye imza atıyoruz. İTHİB ile Bahçeşehir Üniversitesi’nin bu birlikteliğinin bir eğitim işbirliğinden ziyade, üniversite ile endüstrinin birlikte neler yapabileceğini göstermesi adına fırsat olduğunu düşünüyorum. Birlikte yapılacak bilimsel araştırmalar ve çalışmalar sonucunda bu işbirliğinin tekstil sektörüne önemli katkılar yapacağına inanıyorum. Ülke olarak “Endüstri 4.0” ve beraberinde getireceği değişime bu ve benzer işbirlikleri ile ayak uydurabileceğimiz inancındayım. Üretimden yönetime, Ar-Ge’den pazarlamaya kadar tüm süreçlerde ‘yeni ekonomi’ anlayışına ve Endüstri 4.0’ın getirilerine uygun insan kaynağı yetiştirilmesi yalnızca sektörün geleceğini değil, Türkiye’nin de ihracat aracılığıyla büyümesini şekillendirecek en önemli unsur. Bu işbirliğinin üniversite – sanayi birlikteliği adına yapıcı ve gerçekçi bir rol model olmasını diliyorum” dedi.